Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla bu topraklardaki Türk Cumhuriyetleri bağımsızlıkların ilan etmeye başlamışlardır. Bu bağımsızlıkların ilanıyla Türk Devletleri kendilerini her yönüyle inşa etmeye başlamışlardır. Türkiye Cumhuriyeti ise bu süreçte Türk Devletleriyle çok yönlü bir ilişki içerisine girmiştir. Türkiye Moskova anlaşmasıyla Türk devletleriyle askıya aldığı ilişkilerini diplomatik, kültürel ekonomik, ticari her yoldan güçlendirmek için çalışmalara başlamıştır. 1992’den itibaren devam eden bu çabalar 2009 yılındaki Nahçıvan Antlaşması’yla uluslararası örgüt yapısına bürünmüştür. Bu çalışmada konu Türk Dünyası-Türkoloji ilişkileriyle sınırlandırılmıştır. Türk Dünyasıyla ilişkiler geliştirilirken on dokuzuncu yüzyıldan itibaren Türklük Bilimi (Türkoloji ) kavramı da kullanılmaya başlanmıştır. Bu noktada Türkiye’de ve Türk Dünyasında birçok çalışma yapılmıştır. Yükseköğretim kurumlarında Türkoloji adına bölümler, enstitüler ve kurulan merkezler üzerinden birçok çalışma yapılmış ve yapılmaktadır. Bu çalışma Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinin Türk Dili ve Edebiyatı, Halk Bilimi, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları başta olmak üzere diğer bölümleri ile enstitüleri ve merkezleri üzerinden yapılan lisansüstü çalışmaları kapsamaktadır. Böylece üniversitenin bir yandan Türkoloji’ye katkıları lisansüstü boyutta tespit edilirken diğer yandan da Türk Dünyasına yaklaşımının somutlaştırılması amaçlanmaktadır. Çalışmanın bibliyografik bir yönü de düşünüldüğünde ileri çalışma yapmak isteyen başta Türkologlar olmak üzere diğer alan çalışanlarına da kaynaklık edeceği düşünülmektedir.
Türkoloji, Türk Dili ve Edebiyatı, Bibliyografya, Türk Devletleri, Türkolog